DİĞER
“Romanlarını yazdıkça hayat hikâyesiyle ilgili olarak bir sonraki bölümü sahiden bilip bilmediğini sormaya başlamış ve bu sorunun peşinden Dönüş’ü yazmış olabilir Hisham Matar. Genellikle kurmaca metinlerin gerçek hayatın bir tür yansıması, bozularak, değiştirilerek yansıtılması olduğu zannedilir, oysa hayli karmaşık bir süreçtir bu; bazen de kurmaca metin hayatı etkiler, ona yansır.”
"Bugün kullandığımız bir terimin yüzyıllar, binyıllar önce ne anlama geldiğini bilmek görüşlerimize bir derinlik kazandırır. Kelimelerin üst üste binen türlü anlamlarını bir arada görmek insan zihninin derin tabakalarına inmek gibi heyecan verici bir yaşantıdır."
K24'te Eylül ayının son vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Murathan Mungan kendi yalnızlık anlayışının çeşitlemeleriyle hazırlanmış bir derleme sunmuyor okurlarına. Tersine, bir kavramı tartışmaya açıyor. Erkek dünyasındaki yalnızlığa ilişkin çeşitli görüşleri, dönemlere göre değişen bakış açısını da karşılaştırabileceğimiz şekilde bir araya getiriyor."
"Şiiri Tanrısal, sınırsız kudrete sahip yaratıcı bir öznenin ürünü olarak görmeyi terk ettiğimizde lirik ve lirik olmayan ayrımı ortadan kalkıyor. Replikantların İç Dünyası, özellikle de lirik özne kavramını büyük ölçüde dinamitliyor; yine de alıntılar, aktarmalar, farklı sesler, düşünceler denizinde şair kendisine özgü bir ada yaratıyor."
"Auteur, auteur’ün külüne muhtaç: Otuz küsur sayfalık bir hikâye edebiyattan kopup geldi (Murakami), dramayla boyutlandı (Çehov), senaryoda çoğullaştı (Hamaguchi-Oe) ve sinema sanatının –hikâyelerin gücüne adanmış– bir başyapıtına, türler arası bir karnavala dönüştü..."
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
Çocuk edebiyatında dikkat çeken yenilikler ve yeni kitaplar: Bu listedeki tüm kitapların ortak özelliği, çocuk edebiyatındaki yenilikçi duruşları. Kimi ifade biçimi, kimi kelime yapısı, kimi metin ve görsel dengesi açısından, kimiyse tamamen özgün konuları nedeniyle seçildiler...
"Sorun şu ki, okuma kültürü gelişmiş ülkelerden farklı olarak Türkiye’de uzmanlaşmış kitapçıların sayısı bir türlü artamadı. İstanbul’dan Denizler Kitabevi benzeri, o alanda aradığınız eseri veya o eserle ilgili malumatı bulabileceğiniz kitapçı sayısı o kadar azalmış durumda ki, kültürel hayatımızda uzmanlıklar şaibeli hale gelecekler."
"Petterson’un olay örgülerinin oldukça 'sıradan' olduğu düşünülebilir. Bugüne kadar farklı dillerde yazan birçok yazardan aile hikâyeleri okuduk. Petterson romanlarının özgün yanlarından biri, bu hikâyeleri kendine özgü bir zaman tasarımı içinde sunması. Zaman çağdaş Norveç edebiyatında oldukça önemli ve üzerine düşünülen bir kavram."
“İslam dünyası kavramı, İslamın kendisi kadar eski olan 'ümmet' kavramından gelmemiş; 1870’lerde, Avrupa imparatorluklarının dünya Müslümanlarının çoğunu yönettiği bir dönemde, Batı’daki 'Hıristiyan medeniyeti'nin antitezi olarak ortaya çıkmıştır. Bir başka ifadeyle, Müslümanlar 'Küfür tek millettir' demeden çok önce, Avrupa’nın emperyal elitleri, “Dünyadaki Müslümanlar tek millettir” anlayışıyla, Müslümanları aşağı ve geri bir din ve medeniyetin temsilcileri olarak tanımlamıştır."
Yayınevlerinin karar mekanizmaları neden erkeklerden oluşuyor? Yetenekli, işini iyi yapan kadın editörler, yayıncılar bu kadar mı az? Edebiyat okurunun ağırlıklı olarak kadınlardan oluştuğu dağa taşa yazılmışken, şunu mu iddia ediyoruz: Kadınlar okur ama yazamaz?
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.